Elementary 14 (WORDS – PART I)


noun                (n)                   isim                 adjective         (adj)                sıfat
adverb             (adv)               zarf                 verb                 (v)                   fiil
prepositon       (preb)             edat                 conjunctions   (conj)              bağlaç
pronoun          (pron)             zamir               idiom              (id)                  deyim
question          (que)               soru


extension
(n)
dahili
acountant
(n)
muhasebeci
flat
(n)
apartman katı
anything else
(id)
başka bir şey
from
(prep)
-den, -dan
aunt
(n)
hala
hungary
(n)
Macaristan
Can I have
(que)
alabilirmiyim
not bad
(adj)
kötü değil
Can I help
(que)
yardım edebilirmiyim.
stamp
(n)
pul
different
(adj)
farklı
exciting
(adj)
heyecan verici
friendly
(adj)
dostça
here you are
(id)
buyrun
horrible
(adj)
iğrenç berbat
identity card
(n)
kimlik kartı
Journalist
(n)
gazateci
lovely
(adj)
şirin hoş güzel
price
(n)
ücret fiyat
soon
(adv)
yakında
tuna
(n)
ton balığı
uncle
(n)
amca dayı
bequiet
(n)
sessiz ol
collect
(v)
toplamak
do the accounts
(v)
hesap etmek
hurry up
(v)
acele etmek
interpreter
(n)
tercüman
ordinary
(adj)
sıradan
perhaps
(adv)
belki
scientis
(n)
bilim adamı
serve
(v)
servis yapmak
shop keeper
(n)
esnaf
skiing
(n)
kayma
supper
(n)
akşam yemeği
That’s right
(id)
doğru
town
(n)
kasaba şehir
undertaker
(n)
mezarcı
a lot
(adv)
çok
autumn
(n)
son bahar
called
(adj)
çağrılan
domestic
(adj)
iç, içsel
especially
(adv)
özellikle
famous
(adj)
ünlü
fortunately
(adv)
Allah’tan
headquarter
(n)
genel müdürlük
ice skating
(n)
buz pateni
interview
(n)
röportaj
it doesn’t matter
(id)
önemli değil
parents
(n)
evebeyn
say
(v)
söylemek
shy
(adj)
çekingen
suddenly
(adj)
aniden hemen
take
(v)
almak
warm
(adj)
ılık
wet
(adj)
ıslak nemli
what does mean?
(que)
anlamı ne?
arm chair
(n)
koltuk
at the moment
(adv)
şu an
cooker
(n)
ocak
cup board
(n)
dolap
down stairs
(n)
alt kat
exactly
(adv)
kesinlikle
flat
(n)
daire
floor
(n)
kat, yer
fridge
(n)
buz dolabı
lots
(adv)
çok
luxury
(adj)
lüks
most of the time
(adv)
çoğu zaman
plant
(n)
bitki
quite
(adv)
oldukça
rug
(n)
kilim
section
(n)
bölüm
shelf
(n)
raf
steps
(n)
merdiven
brilliant
(adj)
parlak zeki
can’t stop
(v)
kendini alamamak
fall inlo
(v)
aşık olmak
genius
(adj)
dahi
initial
(adj)
ilk birinci
laugh
(v)
gülmek
our
(pron)
bizim
poetry
(n)
şiir
require
(v)
gerektirmek
spend
(v)
harcamak
until
(canj)
ne kadar
was born
(v)
doğmak
wear
(v)
giymek
wedding
(n)
düğün, nikah
well
(v)
giymek
advertising
(n)
reklam
agency
(n)
ajans
after that
(adv)
daha sonra
agree
(v)
katılmak
be come
(v)
olmak
begin
(v)
başlamak
build
(v)
inşa etmek
earn
(v)
para kazanmak
education
(n)
eğitim
event
(n)
olay
funeral
(n)
cenaze
grocer
(n)
bakkal
grow
(v)
yetiştirmek
happen
(v)
olmak
immediately
(adv)
hemen
important
(adj)
önemli
independence
(n)
kurtuluş
leader
(n)
lider
mid night
(n)
gece yarısı
own
(v)
sahip olmak
personality
(n)
kişilik
poem
(n)
şiir
present
(n)
hediye
resign
(v)
istifa etmek
same to you
(id)
sanada
slave
(n)
köle
strong
(adj)
güçlü
together
(adv)
beraber
valentine’s day
(n)
sevgililer günü
widow
(n)
dul
















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

YDS 'de Çıkmış ve Çıkması Muhtemel Kelimeler

Abandon: terk etmek, vazgeçmek, bırakmak Abrogate: yürürlükten kaldırmak, (bir kanuna veya anlaşmaya) son vermek Abruptly: aniden; ani v...

Translate